14 Ağustos 2014 Perşembe

Eski Lise Öğrencisi Yeni Tıp Öğrencisi :)

Evet sanırım ki epey zaman oldu hem yazı yazmayalı hemde kendimden bir şeyler katmayalı. Çoğunuzun da bildiği gibi çook zor bir seneyi atlattım. Zor günler geçirdim. Allem ettim kullem ettim benim için dönüm noktası olan liseyi bitirmiş bulundum. Neden dönüm noktası olduğunu az çok tahmin ediyorsunuzdur. Evet kendimi kabullenmem bu yıllar içerisinde oldu. Bu yazıda da lise bana neler kattı nereden nereye geldim onu anlatmak istiyorum :) 4 yılı teker teker inceleyelim istiyorum :)


LİSE 1


Lise 1 ilkokuldan çıkmış lisenin bambaşka bir ortam olduğunu yeni yeni keşfeden bir çocuk salaklığında geçti.
Şöyle şaşkınlıklar oldu. Yurtta kaldığımı önceki yazılarımdan dolayı biliyorsunuzdur zaten. Yurda gittik daha okulun ilk gecesi. Tüm üst dönemler odamıza doluşmaya başladı. Ay ben bir şok :D Her biri gelip bizi korkutuyor bize size şunu yapacağız bunu yapacağız gibi şeyler söyleyerek gözümüzü korkutuyorlardı. Bir tanesi de gelip bize "Hepiniz gay olacaksınız" dedi. Evet burada gay kelimesiyle ilk karşılaşmamı görüyorsunuz. Her neyse gay kelimesini öğrendikten sonra yurtta gay şakalarının epey fazla olduğunu öğrendim. Aman eğildiğini görmesinler hemencicik birisi arkana geçer ve sana bir güzel dayar :D Biraz kaba bir tabir olacak ama taşak avuçlamalar desen bini bin para :D Ama bu şakaları yaparken bir sorun vardı ki bu şakaları yapmak ya da bana yapılması çok hoşuma gidiyordu. Çok etkileniyordum.Biraz utanıyorum ama şaka ayağına iyi götürüyordum çocukları :D Ama görseniz adamlar role kendilerini o kadar kaptırıyorlardı ki görseniz bunlar gay değilde ne derdiniz :D Mesela odamda oturuyorum yan odamdan ah oh sesleri geliyor kalkıyorum bakıyorum biri birini arkasına geçmiş gel git yapıyor :D Öhüm neyse ayrıntıya daha fazla girmeyeyim :D Bu şekilde yani :D Daha sonra gelelim lise 1 de kendimi hetero yapma yolunda neler yaptığıma :) Neler yaptım hep kızlarla görüştüm. Gece ders araları luyordu ben direkt dışarı kızların yanına çıkıp onlarla dolaşıp onlarla muhabbet ederim . Çünkü onlar beni hiç yargılamaz ve kayıtsız şartsız aralarına alırlardı. Erkekler bana devamlı yavşak derlerdi. Bizim dönemin yavşağı olmuştum anlayacağınız. Bir kaç kıza da sahte de olsa aşık oldum :D Kızlara çıkma teklifi ettim kabul eylemedi :D Şimdi diyorum da iyi ki kabul etmemiş. Neyse burada da anlattığım gbi ilk yılım bu şekilde geçti.


LİSE 2


Lise 2 de pek bir değişiklik olmadı desem yeridir. Bu konuda sadece hetero olma yolunda baya bir ilerlemiştim :D Nasıl yaptım diye soracak olursanız şöyle izah edeyim. Artık kızlarla değil daha çok erkeklerle takılmaya başladım. Erkeklerle karı-kız muhabbeti yaptım. Okulun en taş kızı seçmelerinde oy kullandım falan gibi :D Ya ben bunları yapıyordum. Bugüne kadar görmüş olduğum şeylerden de bunun doğru olduğunu düşünüyordum. Ama nedense bir türlü bunun doğru olduğuna kendimi inandıramıyordum. Bu muhabbetlerden kaçınmak için muhafazakarlık rolünü öne çıkarttım. Günah böyle şeyler falan gibisinden.Daha sonra bana ilginç gelen başka bir şey de oda arkadaşlarım yanımda soyundukları zaman gözlerimi onlardan alamamam olduydu. Adamlar daha da ileri gidip yanımda boxerlarını bile çıkarttıydılar ve bu benim acayip hoşuma gitmişti doğruyu söylemek gerekirse. Bu davranışlarda benim kafamda acaba sorusunu bırakmaya başlamıştı. Ama tabi ki her zaman bunu inkar etmiştim. Böyle bir şeyin olmasına imkan yok falan gibisinden. Neyse zaten hetero maceramda lise 2 nin bitmesi ile son buldu. O senenin yazında connected2.me diye bir siteylen karşılaştım. EMinim çoğunuz biliyordur ama bilmeyenler için söyleyeyim. Bu site de hesap açıyorsun ve insanlar karşına anonim şekilde geliyorlar sende onlarla muhabbet ediyorsun. Neyse bende biosuna gay yazan birisine hetero ayağına mesaj attım. Güya empati kurup gay insanları anlayacağım. Ama çocuğun anlattığı her kelime benim kafamda bir dank etkisi bıraktı. Artık o dereceye geldi ki o zaman ben de gayim dedim çocuğa.Ve artık gay part başlamış oldu.Kendimi kabullendikten sonra ilk işim en yakınım dediğim kardeşim dediğim D'ye her şeyi anlatmak oldu. Onunla sözleştik ve buluştuğumuzda ona her şeyi açıkladım. Benim için üzüldü. Neden üzüldü? Çünkü çok zor bir hayatım olacaktı ve ben acı çekecektim. Bunun için üzüldü ama daima yanımda olacağını söyledi bana :) Kontrollü açılma konusunda birde bir yapmıştım mutluydum :D


LİSE 3


Evet bu yıl epeyce önemli bir yıldı. Çünkü kendimi kabullenmiştim ve okula bir gay olduğumun bilincinde olarak ilk defa gidiyordum. Gay olduğumu kabullenince sanki insanlar bana daha farklı davranacakmış gibi geliyordu. Halbuki değişen hiç bir şer olmamıştı insanlarca. Sadece değişen bendim. Aslında değişme de denilemezdi çünkü ben zaten doğuştan hep böyleydim :) Ama artık gay olduğumu bildiğime göre daha dikkatli davranmalıydım. Çünkü bir sürü erkeğin içinde yaşıyordum. Hal ve hareketlerime dikkat etmeliydim ki insanlar gay olduğumu anlamasın ve ben onlardan şiddet dışlanma gibi davranışlar görmeyeyim. Nitekim de kendimi epeyce geliştirdim hetero rolü yapma konusunda. Dışarıdan görseniz benim bir hetero olduğuma kesin inanırdınız. Devamlı erkeklerle takılıp kızlarla da seviyemi korur bir şekilde konuşuyordum. Fazlasını yaptım mı hemen gerekli tepkiyi veriyordu ahlak polisi (!) arkadaşlarım. Başka neler değişti. Artık asla gay şakası yapıdığında katılmıyordum kendimi devamlı çekiyordum. Çünkü etkileniyordum ve yakalanma riskim devamlı vardı. Yanımda soyunan arkadaşlarıma eskisi gibi bakamıyordum. Yani anlayacağınız daha çok hetero gibi davranıyordum. Ama insanlarla o kadar yakın sıcak davranıyordum ki bu sene içerisinde okulun en sevilen insanlarından birisi haline geldim. Artık kim olduğumu biliyor ve ona göre davranıyordum. En yakın arkadaşım da zaten bu konuda bana yardım etti. Özetle okul bitinceye kadar güzel bir seneydi. Ablama açılınca her şey birden karardı. Ablama açıldığımda neler oldu bitti diğer yazılarımda bahsetmiştim tekrar hatırlayıp kendimi üzmek istemiyorum izniniz olursa :( O ablama açıldığım birkaç gün çok zor geçti fakat ertesi sene sınav yılım olduğundan bir sene çenesini kapalı tuttu.Bu arada açılma konusunda ikide bir oranına düştü başarım :/


Lise 4


Bu hayatımın en zor yılıydı. Ama tamamen üniversite sınavımdan dolayı yaşadığım bir zorluktu. Ama gay olma konusunda da en  rahat olduğum senemdi :) Nasıl diyecek olursanız da gene önceki yazılarımı hatırlatmak isterim sizlere. Hani yurttan bir arkadaş (!) beni gay şakası ayağına öpüp sarılıyordu geceleri beraber yatıyorduk ya :D O bakımdan epey rahat ve güzel bir seneydi. En yakın arkadaşımla daha da yakınlaştık. Oda arkadaşımla sevgili yaptım onları :D Ki kendisi dünyanın en homofobik insanlarından biri gibi gözüksede kendisi geçen sene pride a katılmış :D Neymiş efendim ordan geçiyorlarmış o da katılmış :D Geçen üniversitede hangi klüpler katılcan dedim bana LGBT klüplerine katılcam demez mi :o Güya dalga geçiyormuş bak bak bak :D Yemezler canıım :D Neyse işte öyle de bir işe imzamı attım :D Dediğim gibi çok zorlu zamanlarımdı sınav beni epey zorladıydı. Sonucunu aldım efenim çünkü şu an burada bir doktor adayı olarak bulunmaktayım :) Bu senenin sonuna doğru da Mr. Shoulder sayesinde efenim twitter a katıldım. İyi ki  katılmışım çünkü çok daha fazla insanla tanışıp görüştüm. Mesela minik bi WhatsApp grubumuz var. Hatta orada bulunan arkadaşlarımın da bloglarını sizlerle paylaşayım ki onlar da daha çok okunmuş olsun değil mi :) Onlardan birisi çoook sevgili Exodyam . Kendisi dünya tatlısı biraz da manyak bir çocuktur :D Bir başkası ise aramıza yeni katılan canım ciğerim Bay Gay dir efenim. Onları da okuyunuz efendim :) Neyse onların bloglarını da beyan ettiğime göre asıl konuya geri dönebiliriz :) Daha önce de belirttiğim gibi ablam sınav senem olduğu için bir sene boyunca gıkını çıkartmadı sağ olsun. Ama o sene bitti sınav sonuçları açıklandı bir kaç gün sonra baktım ablamdan bir mesaj. Mesaj da "Gayimnevar bana geçen sene bahsettiğin şey hakkında bir gelişme var mı ?" (Adını söylemeye bile utanıyor sanırım kendisi :/ ) Bende dedim ki ablacım üzgünüm ama bu geçebilecek bir şey değil. O da e o zaman biz ne yapacağız Gayimnevar dedi. Bende dedim ki yapacak bir şey yok böyle yaşamaya alışıcam falan filan derken o konu orada kapandı. Daha sonra ben de bu konuda OGBD cimden yardım aldım. Bir kaç bir şey söyledi bende uyguladım ama at gözlüklü bir ablaya sahipmişim yıllarca T_T Ablama gittiğim de kimse yokken yanına çağırdı ve bana bazı şeyler söyledi yani zırvaladı falan. Özet geçecek olursak evleneceksin başka çaren yok. İnsanlar öğrenirse beni silermiş. İşte orda artık ablamın beni eskisi gibi sevmediğini anladım. Artık yanına yaklaşmaya korkar oldum. Sanki yeğenim bile bana karşı soğumuş gibi geliyor :( Üzgünüm ama ablamın hayatı içinde kendi hayatımı mahvedemem. Silecekse yapacak bir şey yok :( Malesef olayın abla cephesi bu şekilde :( Şimdi de bir kaç gün önce açıldığım kuzen cephesinden kısaca bahsedeceğim daha sonra uzun uzadıya bunu da başka bir yazım da paylaşacağım. Kuzenime açıldım ve bana dediği şuydu "Bana sonuna kadar güvenebilirsin. Sana bu konuda elimden geldiğince yadım edeceğim. Üniversitede de çok daha rahat olacaksın emin ol. " Böylece üçte iki yapmış oldum :) Ve bu şekilde günümüze geldik sevgili bloggerlar ve dışarıdan bloguma gelen değerli okuyucular :)


Evet farkındayım biraz uzun bir yazı oldu ama part part yazmak be bileyim istemedim. Çünkü öyle yazıldığı zaman ben meraktan çatlıyorum :D Öyle böyle üniversiteye geçtik işte. Bundan altı yıl sonra hala blogum duruyor olursa üniversiteninde her yılı nasıl geçti anlatırım :D Bir daha ki yazımda görüşmek üzereee :) :* 

18 Temmuz 2014 Cuma

Duygusallı MiM Yapmışlar :o

 Eveeet pas tutmuş Gayimnevar'dan saygılar ve de sevgiler :) 
Neden pas tutmuş ? Çünkü uzun süredir yazı yazmayan ve üniversite sınavı dolayısıyla beyni folofoş olmuş bir Gayimnevar'ım T_T
Bende bir süredir ay bir şeyler yazsam da blogumun yaşadığına dair bir işaret göndersem diyordum ki çok sevgili dostum Exodyam bana bu cici MiM'i yolladı :) Bende böylelikle ne yazsam acep şeysinden kurtulmuş oldum :) O zaman buradan Exodyam'a teşekkürlerimi sunmak isterim efendim :)
Neyse o zaman ben soru-cevaplara başlayayım :)



1) En çok kırıldığın / incindiğin kelime?

Aslında efendim ben çok fazla kırılmam. Kırılmam için çok zorlanmam lazım ki insanlar genelde yapmazlar bana bunu sağolsunlar. Ama gene de beni erinden yaralayan bir kelime var ki bunu hiç bir şekilde yediremiyorum kendime. Bu da 'yazıklar olsun' . Bu söz öbeğini duyduğum ana kan beynime sıçrıyor hatta. En çok annem kullanıyor tabi ki. Çok kavga ettiğimiz oldu bu meselede.

2. Herkesin kullandığı bir kelime olur. Ama senin için bir insan olur. O özel insan o kelimeyi kullanınca alınırsın. Ne düşünüyorsun?

Aslında bu soruya çok cevap vermek isterdim ama malesef öyle bir kelime yok. Hatta özel bir insan bile hiç olmadı hayatımda. O yüzden bu soruya cevap veremiyor hatta özür diliyorum. ( Ay bu da okuldaki biyoloji hocam gibi oldu. Adam boş sıraya çarpıp sıradan özür dilemişti :D )

3. Seni en çok duygulandıran şarkı?

Heh gelelim bu soruya :) Şimdi aslında ben şarkıyı buraya video şeklinde koyacaktım ama telefonun internetinden bağlandığım için çok yavaş falan sorun çıktı ben sadece link bırakacağım :)
Bu şarkı da Hurts-Somebody To Die For olmakta :)

4. Daha önce seni bırakan biri geldi. Senden bir şans istedi ve sen de o şansı verdin. Ama buna rağmen yine bırakıp gitti. Şimdi yine pişman, ne yaparsın?

Ebesinin nikahı derim :D Ay töbe terbiyemi de bozacak bu uşaklar yav :D Hayatta öyle bir şeye izin vermem anacım :*

5. Nefret mi Aşk mı?

Henüz aşkı tatmamış olsam da gene de aşkı seçiyorum çünkü nefret çok kötü bir duygu. Çok nadir kullanırım kendisini ama hiç sevmem .

6. Birinin kalbini kırdığında, gönlünü nasıl alırsın?

Ya aslında elimden ne geliyorsa yaparım yani. Mesela bir keresinde arkadaşımı üzdüğüm için oturup ağlamıştım sonra o da ağlıyon mu len sen diyip beni affetmişti. 

7. Nasıl ağlarsın? Bağırarak mı içine atarak mı?

Çok fazla ağlamam ama ağladığım zamanda böyle sessiz sakin ağlarım böyle hömkürerek değil :D

8. En çok korktuğun şey?

Hayatta en korktuğum şey kesinlikle yalnız kalmak. Bir gün herkes gidecek bir arayanım soranım olmayacak diye korkudan ölüyorum bile diyebiliriz  yani .

9.Ruhun sıkıldığında ne yapmayı seversin? Kendini nasıl sakinleştirirsin?

Yani açıkçası ruhum sıkıldığında şöyle kafamı dinleyebileceğim sessiz sakin bir ortama geçerim. Manzarayı seyrederim ve kendimle konuşurum. ( Hayır şizofren falan değilim :D ) Tabi ki müzik eşliğinde yaparım bunu :)

10. Bazen kızılmasından hoşlanırsın, peki en çok ne için kızılmasından hoşlanırsın?

Ahahah aslında birisini bilerek uyuz ettiğim zaman bana kızması çohoş oluyor ya :D Ama sonra ona sarılıp 'Kızma ya seni bilerek sinirlendiriyorum.' derim ve iş tatlıya bağlanır :)

11. Şiir/Müzik/Öykü/Deneme?

Aslında ben edebiyatı severim ama okulum sağolsun bir ara nefret bile ettirdi ama şu an tekrar barışıyoruz edebiyatla. Ama gene de müziğin önüne geçemez sanırım o yüzden müziği seçiyorum :)

12. En son ne için ağladın?

En son kesinlikle okuldan ayrılacağımız zaman yapılan vedalaşma gecesinde hömkürerek ağladım. Ne yapayım 4 sene boyunca canın kanın olmuş insanlardan ayrılmak çok koydu be :(

13. Birinde hemen etkilendiğin özellik?

Kesinlikle düşünceleri. Bir insan beni düşünceleriyle kendine aşık edebilir bunu buradan açıklıyorum yani :)

14. Dayanamadığın şey?

Ay ben birisinin ağlamasına hiç dayanamaaam :( Oturur onunla beraber ağlarım vallahi. Çok sulu gözümdür aslında ama sık sık ağlamam :) Özellikle şu filmlerdeki ana-baba kaybetme temalı filmlerde çok ağlarım :D

15. En sevdiğin duygu?

En sevdiğim duygu sevmek. İnsanları sevin yahu ne kaybedersiniz :)

Eveeet bir MiM'imizin sonuna daha geldik. Yapım da ve yayında emeği geçen herkeşlere teşekkür ederim anam :) Birine paslama kısmı var ama sanırım paslayacağım kişi kalmadı o yüzden kimseye paslayamıyorum ama varsa isteyen sölesin ben hemencicik ekleyeyim şuracığa :D Öptüm hepinizi anam :)



8 Haziran 2014 Pazar

Soru-Cevap (MiM)

Ay anam MiM'lenmiş miyim ben aaaa :D Bakiim valla MiM'lenmişim :) Ay ilk defa Mim'leneyom :D Tabi bunun için kime tişkür ediyooz ? Tabisi beni cınım Can'a :) Ay vallalı ne heycanlı işmiş bu ya :D Neyse hemen ben MiM'i cevaplandırmaya geçeyim :)






MİM için kural falan yok, sorulara cevap verin, eklemek istediğiniz soru olursa da MİM i cevaplarken sonuna ekleyiverin. Soru çıkarmak yok, cevapsız geçmek yok, eklemek var :P Sizi MİM leyene de bir teşekkür canım. Sonra da 5 bloga postalayın hatta gidin yorum kısmına sana MİM yazdım gel cevapla yolarım falan da diyebilirsiniz. Önceden yollanmış bir bloga "ben de yollıcam hıh" diyerek tekrar yollamayın ki bloglar arasında dolaşım daha fazla olsun.



-Açık ilişki hakkında ne düşünüyorsunuz?


Açık mı ilişki ? A ah yok artık yani :O Ay anam yok gelemem açıklı ilişkilere falan . Benle çıkarken biriylen şaapsın valla çükünü keser eline veririm :D Bu da burdan gelecekteki sefgili adaylarıma bir uyarı niteliğinde olsun :D Gerçi geleceği de yokta neysse bozuntuya vermiyorum .s.s Yani tabi ki bu benim görüşüm :D


-Eşcinseller arasında marka takıntısı var mı? Giyimine özen gösterenler sadece eşcinseller midir? Dar pantolon giyen birisi hakkında hemen eşcinsel bu diye düşünmeli miyiz? Örneğin iç çamaşırı alırken seçimlerine dikkat eder mi yoksa don olsun derli toplu tutsun yeter mi?


Valla marka takıntısı sadece eşcinseller arasında görülmemekle birlikte çoğu insanda var. Bana gelecek olursak hayır benim hiç marka takıntım yoktur.Yani ne biliyim üzerimde hoş duruyosa markasının pek bir önemi yok diye düşünüyorum. Ayrıca çoğunlukla eşcinseller giyimine özen gösterir ama bu heterolar arasında da yaygınlaşmaya başladı. Ama ben hala dar pantalon giyen birini gördüğümde içimden acaba mı diye geçirmiyor da değilim hani :D Zaten yolda yürüken gözüm hep bi dar pantalon arıyor yani :P Yakında insanların totosuna fazla bakmaktaniçeri alınabilirim :D Eveet iç çamaşır olayına gelicek olursak ben içinde rahat olduğum iç çamaşırını giyerim kardeşim. İç çamaşırı takıntım yok yani. Evet rahatıma çok düşkün olduğum doğrudur :D 


-Küçükken bebek oyuncakların var mıydı? Evcilik oynamayı sever miydin? Daha çok kız mı erkek arkadaşın mı vardı?


Ya şimdi benim oyuncak bebeğim olmadı hiç inkar yok :D Benim iki ablam olduğundan onların bebekleri vardı bir iki tane onlarla bazen çok nadir oynardım. Ben zaten oyun oynamayı pek sevmedim Fazla da oyuncağım yoktu. Ben genelde deftere bir şeyler çizmeyi doktor aletleriyle oynamayı falan çok severdim. Evcilik oynama konusuna gelince evet evcilik oynamayı severdim ama baba olmaktan nefret ederdim. Çünkü o zaman bir kadınla evli gibi oluyordum :D O yüzden bende genelde dayı amca falan olurdum :D Vee evet çocukken benim hep kız arkadaşlarım vardı. Erkek toplasan bir iki tanedir. Çünkü kızlarla daha rahat oluyordum. Onlar bana kötü bir şey diyip kalbimi kırmıyorlardı. Mutlu mesut oynumuzu oynuyorduk. Annem çok kez ben kızlarla oynuyorum diye bana kızmıştı. Parka çıkmamı yasaklamıştı. Bana baya cezai işlem uygulamıştı. Tuvalete kitlemek bunların başını çekiyordu :D Şu anı düşünecek olursak hala kızlarla daha iyi anlaşıyorum. En yakın arkadaşım gene kız. Kızlarla muhabbet etmeyi de çok seveyorum :D


-Genelde yabancı müzik mi dinlersiniz? Müzik tarzın nedir? Dans etmeyi sever misin? Bacağını 180 derece ayırarak oturabiliyor musun? 


Genelde değil hep yabancı müzik dinlerim. Çünkü ne biliyim Türkçe müzikler beni pek sarmıyor. Ama dinlediğim Türkçe müziklerde yok değil. Mesela Emre Aydın, Cem Adrian falan dinliyorum arada. Ben bir de Eurovision manyağıyım. Onun şarkılarını dinlemeye bayılıyorum :D Müzik tarzıma gelince belirli bir müzik tarzım yok. Kulağıma hoş gelen müziği dinlerim :D Bunlar abuk sabuk şarkılar olsa bile :D Vee gelelim 180 derece olayına :D Hayır efendim bacaklarımı 180 derece açamıyorum amaaa iki bacağımı birden kafamın arkasına koyabiliyorum. Bunu yapabilidiğimi görenler hayretler içinde kalıyorlar. Çünkü normal bir insan için bile hiçte kolay olmayan bu işi benim bu vücutla yapmam cidden olay. 



-Fantezilerin var mıdır? Bir iki tane serpiştirsene, mesela asansör de ya da paraşütle beraber atlayıp öhüm :S gibi gibi...



Ya açıkcası ben fanteziye kaçan bir kişilik değilim ama şöyle bir şey fena olmazdı. Mesela gece yıldızların altında sevgilinle böle sevimli güreşmeler yapıcağnız sonra birbirinizi öpmeye başlıcağnız sonra düğmeler ve öhö öhö ... Buradan gerisi de malum :D Oraları da ben anlatmayayım :D Olsa olsa bu çıkar benden.



-Ex den next olur mu? :) Sevgili ile arkadaş kalınabilir mi?



Şimdi ben bu konuda ex den next olabileceğini düşünüyorum neden ? Çünkü kardeşim aşıksan ve seviyorsan geri dönebilmen gayette tabi mümkün olabilir yani :) Ama eski sevgiliyle arkadaş kalınmaz abicim. O ne öyle gelcek beraber yeni sevgilisiyle arasındaki problemleri mi tartışacaz yok artık deve :D



-Pisuvar takıntınız var mı? Beden dersleri ile aranız nasıl?



Evet kesinlikle pisuvar takıntım var :D Asla hijyenik olduğunu düşünmüyorum ve çekinirim ben ya olmaz :D Ayrıca kendimi yanımdakine bakmaktan alıkoyamam ve yakalanırım sonrada bir güzel dayak yerim :D Pisuvar diyince de aklıma bir anı geldi söyleyemeden edemiciğim :D Bizim yemekhanenin kızlar tuvaletin de pisuvar var :D Neden olduğunu bilmiyorum :D Çoçuğun biride girmiş pisuvar var diye işiyo :D Bizim kızlar tuvalete bir girdi çocuk işemeye devam çık diyorum çocuğa adam pisuvar var banane işiyecem diyor allahım ya  :D Neyse daha fazla uzatmayayım bunu :D Beden derslerinde giyinme kısmında çok sıkıntım yoktu ama gene de çok hızlı giyinirdim o ayrı mesele :D Derslerde ise kızlarla oturup dedikodu yapardım :P



-Sizce eşcinseller narsist midir?



Bir genelleme yapmak doğru olmaz bence ama narsist eşcinseller de yok değil yani. 



-Bir harem kur deseler haremine alacağın 5 kişi?



Gelelim en can alıcı soruya :D Bu soruda tabi ki benimde söyliyeceğim bir kaç kişi var :D



1) Joseph Morgan







2 ) Francisco Lachowski






3 ) Steven Mcqueen 






4 ) Kıvanç Tatlıtuğ (Kurt Seyit hali ama :D )






5 ) Liam Hemsworth







Ve sıra kime yollayacağıma geldi ama kime yollayayım ki pekte tanıdığım kimse kalmadı ama sanırım bir Exodya var ona yollayayım ben de :D

Oyh terletti valla sorular he :D Hadi kendinize iyi bakın bana da dua edin malum LYS var haftaya :D


21 Mart 2014 Cuma

ÖSYM Sokmadan Önceki Son Günler :(




                       Selamlar canımlar cicimler :) Biliyorum gene bayağı oldu yazmayalı ama napalım üniversite hazırlık beni pek meşgul bir insan yaptı be :D Neyse ki bu hazırlığın birinci aşamasını pazar günü hallediyoruz.Geriye de üç ay kalıyor o da allahın izniylen geçer heralde :)


                       Aslında kafamda ne yazacağıma dair pek bir düşünce yoktu belki de şu sınavın azcık da olsa heyecanını atmak içindir bilemiyorum.O zaman son günlerimi nasıl geçirdiğimden bahsedeyim.Şimdi muhtemelen napmışsındır  it gibi çalışmışsındır diyosunuzdur ama kesinlikle böle yanlış düşüncelere kapılmayın günde sadece bir belki iki deneme olup dışında hiç bişi yapmadım.Aslında hayvan gibi Vampir Günlüklerini izledim.4-5 günde 4. sezonunu bitirdim dile kolay be.Anam pek heyecanlı dizi be!Hele karakterlere bayılıyorum.Özellikle Ian Somerhalder!!!Analar neler doğuruyor be diyor insan içinden.Adam resmen daş parçası :D



Bakınız daş parçası :D

Elenayı da öle salak bi rol yapmışlarki bu adam durur iken gidiyor Stefan a aşık oluyor dangalak ya :D Neyse bu aşkımı bırakalımda dizide ki diğer aşkıma dönelim :D Bu da diğer favorilerimden birisidir.Joseph Morgan.Bu adama da bayılıyorem.


Ah gözümün nuru :)


Kimse gözünü dikmesin ağızlarınızı da kapayın benim bu oğlan gençler :D Ve bu harika dizinin bir başka yakışıklısını sizlerle buluşturmak istirem :D Kendisi Steven R. Mcqueen olmakta :D


Ah güzeliiiiim :D Ama genede Joseph benim tamam mı ?Anlaşalım şimdiden!!!


Neyse bu vesile ilen de dizinin yağuşuklularını tanıtmış oldum.Diziyi kesinlikle tavsiye ederim bn çok beğenerek izliyorum açıkcası .İzlemeyeniniz var ise mutlaka izlesin derim.Peyki o zaman kendinize iyi bakın bana ve sınava gireceklere bol bol dua edin sınava girecek olanlara da başarılar dilerim her şey gönlünüzce olsun :)


6 Şubat 2014 Perşembe

Gayimnevar'ı Damat İstiyorlar :O




                       Bir cemaat yurdu maceramdan sonra gene burada sizlerin karşısındayım efendim :) Lise son oldugumdan dolayı yurt programları vardı daha yeni evime geldim be tatil matil yapamadım anlayacağınız :(
Aman neyse boşverin onu da ben ne anlatcan bakın size :)


                       İlk yazılarımdan birinde en yakın arkadaşımdan bahsetmiştim sizlere bilmiyorum okuyanınız var mı da. Heh işte o arkadaşımın ailesi beni pek seviyor ya öyle böyle değil hemde :) Düşünsene kızının erkek bir arkadaşını eve yatılı kalmaya davet ediyorsun :O Baya sevmişler ve güvenmişlerse bana normaldir yani :) Şimdi bir de benim kız arkadaşımın erkek arkadaşı var ama ailesi çocugu pek sevemedi gerek babasının onun  memleketiyle olan husumeti gerekse bu çocugun arkadaşıma önceleri yaptıkları falan öyle yani. Sonra ne olsa beğenirsiniz bunlar demesin mi ilerde gayimnevarla aranızda bişiler olmaz mı kızım diye :O
Anlıyacağınız beni resmen damat olarak istiyolar.O da diyor o kardeşim baba falan ama yok illa beni istiyolar :) Geçen gene arkadaşımın kuzenleri gelmiş onlara diyomuş babası ben gayimnevarı damat alıcam kendime :O
Bende yarın onlara gidicem davete icabet etmek gerekir değil mi :) Ama görseniz o kadar tatlı insanlar ki insanın gay olsada damat olası geliyo :) Ben geliyorum diye bugünden hazırlık yapıyolar diyolar kebap mı ister lahmacun mu pide mi falan yani öyle seviyolar beni :) Bende arkadaşımla dalga geçiyorum müstakbel kocan gay diye :D Ve bir de küçük dipnot sevgilisi benim oda arkadaşım :O Öle karışık bir yaşantı içerisindeyim yani anlayacağınız :D Ama arkadaşımla değişik planlar içerisine girdik hiç olmadı evleniriz iki tarafta mutlu olur senin sevgilinde bizde kalır kardeşin diyede yuttururuz diyo :D BEn zaten yalnız yaşamayı seviyom diyor :D Böyle olursa evlenek yaneee :D İşin şakası çok değerli bir insan benim için onun gibi insanlara cidden sık rastlanmıyor.O benim bir tanecik dostum :)



                  Neyse artık sonuca bağlayamda gidem ben ya daha yarın gitmem gereken bir yer var değil mi :D Müstakbel kaynanamın yanına gitcem sonuçta :P Epinizi öpüyorum bea :D

29 Ocak 2014 Çarşamba

Sempatik Sevgilim Sempatiğimsin :)




                        Selamlaaaaar canlağğrıım nassınız eyisiniz inşallah :D Af edersiniz ben b.k gibiyim ama çaktırmıyorum .Neden diye soracak olursanız suratımda ÖSYM Stres Sivilceleri Festivali var :(( Stres yapmamaya çalışıyorum ama oramdan buramdan sivilce çıkmaya başladı artık halbuki heç böle şeyler olmazdı :( Aman neyse sınavdan sonra inşallah geçecektir :) Bende olaylar bu şekilde işliyor canlar valla . Aslında bugün pek bir yazı yazma fikri yoktu aklımda yalnız izlediğim film üzerine daha doğrusu oradaki yağuşuklu üzerine yazayım dedim :D

                        Yağuşuklumuuuuuuzzz çok saygı değer enişteniiiiz SAM CLAFLİN :D





                  Aaaahhhhh Sammy ne hallara soktun beni :) Ya resmen sizce de çok yakışıklı değil mi enişteniz :P Ya böyle bir sevgilim olsa daha ne isterdim ki hayattan ya . Anası özene bezene yapmış resmen :) Pek yakışıklı maşallah pek .




                     Anaaaaam gamzesini yerler böyle uşağun yaaa :D Ahhh Sam ahhh bir kor bıraktın yüreğime kor :((






               Bak ya bak ağzını burnunu yidiğim yaa . Bakarken insanın içinin yağları eriyor vallahi yani ne desem daha nasıl övsem seni çocuk bilemedim vallalı...






            Karizmatik sevgiliiiiim karizmatiğimsin :D Bu şarkı Sammye gelsin anam :D


            Neyse sevgili Sam den bahsettik o kadar izlediğim filmi de resimden anlaşılacağı üzere anlamışsınızdır . Kendisi Açlık Oyunları serisinin ikinci filmi olan Ateşi Yakalamak'tır. Biliyorum çok oldu aslında çıkalı ama eeeeen yukarda da bahsettiğim gibi kafamı kaşıyacak vaktim yok devamlı ders çalışmaktayım maalesef :( Ama sonuç olarak izledim filmi ve ben beğendim açıkçası hele ilk filme göre daha başarılı bir yapım olmuş açıkçası :) İzlemeyenlere de tavsiye olunur böyle bir kaç yağuşuklu daha var yaneee :D Ama Sam the best yani benim için :D


         Bu YGS denen illeti atlatıncaya kadarki son yazım olabilir o yüzden kendinize pek iyibakın olur mu :D